Büyüme dönemlerindeki çocukların ihtiyaçları farklılaşırken ailesinden ve çevresinden beklentileri değişmeye başlamıştır. Tüm vücudunun büyümesi ve beyin bağlantılarının da henüz bu yeni duruma adapte olamaması nedeniyle hareketlerinde tutarsızlık, dalgınlık, dikkatsizlik ve hareket yaparken denge sağlamada problemler olabilir. Bu durumun doğal olduğu bilinmeli ve ergene ona göre davranılmalıdır.
Bu dönemlerde “Ders çalışmak istemeyen ergene nasıl davranmalı? Uzlaşma sağlayabilmek için nasıl davranmalı?” gibi soruların cevabı ebeveynler için önemli hâle gelmektedir. Süreçte ne yapılması gerektiğini öğrenmek isteyenler için rota oluşturuyoruz.
Ders Çalışmak İstememekte Hangi Nedenler Gizlenmiştir?
Ders çalışmak istemeyen ergenlere yardımcı olabilmek için öncelikle zorlukları belirlemek gerekir. Sebepleri farklılık göstermekle birlikte belli bir seviyeye ulaşamadıkları için ders çalışmaktan zevk almayabilirler.
Güçlüklerin üstesinden gelemeyeceklerini ve yetersiz olduklarını düşünebilirler. Bu sebeple ders çalışmak büyük bir çaba göstermeye dönüşür.
Ders çalışmak istemeyen ergenler, bunu yapmaktan sıkıldıklarını söyleyebilirler. Bu ve benzeri ifadelerin ardında önemli zorluklar ve iletişim engelleri gizlenebilir. Bazen ders çalışmayı reddetmeleri yaşadıkları yorgunlukla bağlantılıdır. Dolayısıyla kendilerinde yeterli motivasyon bulamazlar, hüsrana uğrarlar.
Ayrıca beklentilerinizi karşılayamazlarsa sizi hayal kırıklığına uğratmaktan korkarlar. Tüm bunların nedenlerini şu şekilde sınıflayalım:
Hormonal Dengesizlik
Ergenlik, çocuğun hem fiziksel hem psikolojik olarak yeniden hızlı ve dramatik bir şekilde büyümesi bakımından diğerlerinden farklıdır. Bu büyüme, hormonal sistemin yeniden yapılanması ile ilişkilidir ve ergenlerde farklı şekillerde kendini gösterebilir.
Bazıları çok heyecanlı, bazıları çok yorgun olur. Her durumda, bir genç fiziksel olarak kendini yerinde hissetmeyebilir ve bu dikkatini çalışmalarından büyük ölçüde uzaklaştırır.
Yorgunluk
Yorgunluk, aşırı çalışma yükü, hormonal yetmezlik ve ayrıca depresyon ile ilişkilendirilebilir. Refahla ilgili şikâyetleri reddetmemek, onunla konuşmak, sorunlarını öğrenmek gerekir. Yorgunluk sonunda sadece dersleri değil, aynı zamanda bir gencin tüm yaşamını etkileyebilir.
Kayıp Motivasyon
Ergenlikte değişen yalnızca beden değildir, değerler de değişir. Daha önce kıymet verilenlerin aksine şu an tamamen farklı bir noktada yer alabilir. Ayrıca gençler bağımsız bir yetişkin hayatı hakkında düşünmeye başlarlar. Böylelikle ders çalışmak istemeyen ergen, geleceğe hazırlanmak yerine doğrudan ulaşma yanılgısında zaman kaybedebilirler.
Diğer Sorunlar
Gençler farklı roller denerler, yaşlarının temel anlamı budur. Bu roller kendini birçok yönden denemeyi yani iyi bir çocuk, asi, dışlanmış, lider gibi görevleri kapsar.
Gençler bu rolleri oynamak için yeni ilişkilere, arkadaşlıklara, rekabetlere girerler ve tabii ki aktif olarak çatışmalara katılırlar. Bütün bunlar zaman ve çaba gerektirir. Sonuç olarak da ders çalışmayı düşünmemelerine neden olur.
Yeni değerler ve yeni roller okulda anlaşmazlıklara yol açabilir. Okula gittiği hâlde zamanını ve enerjisini ders çalışmaya değil çeşitli anlaşmazlıklara harcayabilir.
İlginizi Çekebilir: Stres ve Stresle Baş Edebilme
Ebeveynler Neler Yapabilir?
Ders çalışmak istemeyen ergenlerin kayıtsız ve bıkkın tutumları, onları motive etmenin bir yolunu bulmaya çalışan ebeveynleri zorlayabilir. İşte, ebeveynlerin ve gençlerin bu anlarla başa çıkmalarına yardımcı olacak bazı araçlar şunlardır:
İletişim Engellerini Aşmak
Ergenlik çağındaki çocukların davranışları değişmeye, duygu durumu dalgalı bir duruma gelmeye başlamıştır. Ergenin duygu durumundaki dalgalanmaların normal olduğunu kabul edip daha sakin davranılmalı ve kendisi de isterse sohbet etmeye çalışılmalıdır.
Ergen ile tartışmak onun bize olan güvenini sarsar ve ister istemez sert tepkiler vermeye başlar. Bu dönemde çatışmadan kaçınmak için sakin olunmalı, onu anlamaya çalışmalı ve yüksek tepkiler verilmemelidir.
Ergenlik döneminde çocuklar daha hassas olurlar, ailelerinin söylediklerini yanlış anlayabilirler. İki tarafın da birbirini anlamadan sert tepkiler vermesi ergenin gergin olmasını ve tartışma eğilimini artırır. Ergen ile iletişim kurmak için sakin kalınmalı, konuşurken onu dikkatlice ve çok fazla yorum yapmadan dinlemek gerekir. Fikir sorarsa suçlayıcı veya eleştirel bir dil kullanmadan düşünceler paylaşılmalı, ılımlı ve hoşgörülü olunmalıdır.
Denge ve Uzlaştırıcı Tutum
Peki, ders çalışmak istemeyen ergene nasıl davranmalı? Bu sorunun cevabı basit fakat uygulaması biraz zordur. Eğer ders çalışmak istemiyorsa öncelikle neden ders çalışmak istemediğini anlamaya çalışın.
Gerekirse odasını onun istediği gibi düzenleyin. Anlamadığı dersler varsa mutlaka yardımcı olun ya da alanında uzman bir öğretmenden destek alın. Bunlara ek olarak iletişim kurarken şunlara dikkat etmelisiniz:
- Birlikte çalışma programı oluşturun ve o programa uymasını sağlamaya çalışın. Sınırlar koyun ve bu sınırlar içerisinde onu serbest bırakın.
- Ekran süresini kısıtlayın.
- Emir cümleleri yerine rica cümleleri kullanın.
- Yaptığı olumlu hareketleri fark edin ve onu olumlu hareketleri nedeniyle övün.
- Asla başka bir kişi ile kıyaslamayın.
- Başarısız olduğu zamanlarda asla eleştirmek ve bunun normal bir durum olduğunu ifade edin.
- Başarılı olduğu zaman takdir edin.
- Olumsuz yönlerini değil olumlu yönlerini dile getirin ve onun odağını olumlu hareketlerine çevirin. Tartışmanın hiçbir katkısı olmayacağını unutmayın.
Ulaşılabilir Hedef Farkındalığı
Ders çalışmak istemeyen ergenle anlaşmazlığa düşmemek için önce onunla yüzleşmeniz ve performansından beklentilerinizin gerçekçi olup olmadığını dürüstçe anlamaya çalışmanız çok önemlidir. Belirlemesine rehberlik ettiğiniz hedefin ulaşılabilir olması gerekir. Yaşını, gittiği okulu, not ortalamasını günlük sorumlulukları ışığında düşünün. Onu daha fazlasını yapmaya teşvik etmek doğrudur ancak onu sınırlarının ötesine zorlamaya çalışmak ciddi bir hata ve kötü bir eğitim yöntemi olacaktır.
Kısa ve basit alt görevlere ayırmak, ders çalışma zorluğunu aşmak ve bir görevi daha kolay erişilebilir kılmak için etkilidir. Aslında daha çabuk ve kolay ulaşılabilecek kısa vadeli hedeflere sahip olmak, bireyi daha zorlu uzun vadeli hedeflere sahip olmaktan daha fazla motive eder. Ayrıca, hem çok basit olan hem de çok karmaşık olan bir görev, kişinin motivasyonunu düşürme eğilimindedir. Bu nedenle ders çalışmak istemeyen ergenin yapabileceği görevler sunmak önemlidir.
Koşulsuz Sevgi
Koşulsuz sevgi, çocuğunuzun yeteneklerine tam anlamıyla inanmanızı ifade eder. Beklentileriniz hâkim olduğunda çocuğunuza olan sevginiz “koşullu” bir sevgiye dönüşür.
Çocuklar ve gençler, değerlerinin okul sonuçları tarafından koşullandırıldığını algılarsa kaygı, korku ve reddedilme ortaya çıkar. Kendilerine olan sevginin, ipotek gibi belirli koşullar altında ve değişken oranlı olduğunu zannederler. Bunun tam aksi olarak çocukların koşulsuz sevgiye ihtiyacı vardır. Ne kadar çok mücadele ederlerse yetenekleri konusunda sevgiye, cesaretlendirmeye ve güvene o kadar çok ihtiyaç duyarlar.
Motivasyondaki Koşulsuz Sevgi
Motive etmek, çocuğunuzun sevildiğini hissetmesine ve dolayısıyla kendisini sevmesine yardımcı olur. Bu sayede kendisine güven kazanır ve sağlıklı benlik saygısı geliştirir.
Motive etmek, ödüllendirmek anlamına gelmez. Ödül, içeriğe; motivasyon ise sürece yöneliktir. Ödül, yapılan bir eylem için teşekkürdür. Şöyle ki “100 aldın, sana bir ödül vereceğim.” dersem içeriğe yönelip ödül vermiş olurum. “Gerçekten çaba sarf ettin, 100’ü hak ediyorsun.” cümlesinde sürece yöneldiğim için motive etmiş oldum.
Ödüllendirme, koşullu sevgi; motivasyon, koşulsuz sevgidir. Ödüller ve cezalardan oluşan uygulamalar, çocuğunuzu “Sadece başkaları bana iyi olduğumu söylediğinde iyiyim.” inancına sürükler. Ayrıca hatalarından ders almak yerine hatalardan kaçınmaya neden olur.
Ders Çalışmak İstemeyen Ergen Nasıl Motive Edilmelidir?
Her yolu denediniz ve çocuğunuz çalışma masasında kendiliğinden zaman geçirmeyi rutin hâline getiremedi. O zaman “Ders çalışmak istemeyen ergen nasıl motive edilir?” sorusunu cevaplayalım:
- Öncelikle sürekli olarak “Ders çalış!” uyarısını tekrarlamamak gerekir. Sürekli tekrarlanan kelimeler olumsuz yönde etkiler.
- Çocuğunuz ile akşam uyumadan önce, sabah kalkınca ve okuldan eve gelince 10 – 15 dakika sohbet edin ve gün içinde yaşadığı olayları size anlatmasını sağlayın.
- Onunla sohbet ederken ders çalışmanın öneminden ve ders çalışması gerektiğinden bahsedin ama kesinlikle baskı kurmayın. Sadece bir kez söyleyin ve farklı bir konuya geçin.
- Başarılı insanlardan örnekler verin, başarı hikâyelerini birlikte izleyin.
- Ders çalışmaya başlaması için odasına beraber gidin ve bir süre siz de çocuğunuzun yanında kitap okuyun.
- Olumlu ve motive edici cümleler kullanın ve ona değer verdiğinizi hissettirin. Çocuğun ders çalışmasını övülmeli fakat bu övgü abartılmadan yapılmalıdır.
Arkadaş Seçimi Ergenin Ders Çalışmasını Etkiler Mi?
Etrafında ders çalışan ve başarılı arkadaşlarının olması çocuğu olumlu yönde motive eder. Çocuklar okulda sınav olurken kendi aralarında ufak tefek yarışlar yaparlar.
Sınavlarda başarılı olan ya da düzenli ders çalışan çocuklarla yapılan arkadaşlıklarda çocuğun ders çalışma oranı artar ve arkadaşlarını geçmek ve başarılı olmak için daha çok çalışmaya başlayabilir.
“Ders çalışmak istemeyen ergene nasıl davranmalı?” sorusunun bir yanıtı da onu olumlu yönde etkileyecek ortamlar içerisinde bulundurmak ve arkadaş ortamını dikkatli seçmesini sağlamaktır. Çocuklar ergenlik döneminde en çok arkadaşlarından etkilenirler. Bu nedenle ders çalışılan arkadaş ortamları, çocuğun da ders çalışmasını sağlamak için etkili olabilir.
Çocuğunuzun her döneminde olduğu gibi ergenlik döneminde en önemlisinin onun sağlığı ve mutluluğu olduğunu unutmamalı ve çocuğunuzu ders çalışması için baskı kurmadan yönlendirmelisiniz.
Uzman desteği için : Antalya Psikolog
Ders Çalışmak İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Ders çalışma isteği nasıl kazanılır?
Önceden edinilen olumsuz düşünceler önemsenmeden hedef belirlenir. Bu hedefe aşamalı ulaşmak için yapılan planlar her zaman katkı sağlayacaktır. Çalışma süresi diğerlerinden fazla olan konularda en iyi olunan öğrenme yöntemiyle devam edilmelidir. Böylelikle öğrenmeyi öğrenmek başarılır ve ders çalışmak için içsel motivasyon kazanılmış olur.
Ders çalışırken odaklanmak için ne yapmalı?
Öncelikle doğru bir çalışma ortamı seçmek gerekir. Ders çalışma süresinde kısa molalar verilmelidir. Ayrıca telefona gelecek olan her bildirim dikkati etkileyeceği için gerekli önlemler alınmalıdır. Odaklanabilmek ve verim alabilmek için sağlıklı beslenme ve düzenli uykuya da özen gösterilmelidir.
İyi bir ders çalışma programı nasıl hazırlanır?
İlk olarak zorlanılan alanlar belirlenmelidir. Sonrasında şu an takip edilen programda zamanın nasıl yönetildiği çözümlenmelidir. Öğrenme hedeflerine ve ihtiyaçlara göre zaman çizelgesi düzenlemek gerekir. Çalışılacak dersler sıralanırken bilinenden bilinmeyene, basitten karmaşığa gibi basamaklara dikkat edilmelidir.
Etkili ders çalışma nedir?
Belirlenen hedef için öğrenme kapasitesini en üst seviyeye çıkararak planlı çalışmaktır. Bir diğer adı verimli ders çalışma olan etkili ders çalışmada kalıcı öğrenme elde edilir. Kalıcı öğrenme sayesinde ve zamanın etkili kullanımıyla sınav kaygısıyla başa çıkmak kolaylaşır.
Verimli ders çalışma teknikleri nedir?
Verimli ders çalışmak için planlı çalışmak, konuyu tam olarak öğrenmek, düzenli tekrarlar yapmak gerekir. Bunlara ek olarak farklı öğrenme yöntemleri kullanmak, konu tekrarından sonra soru çözmek, yanlış çözülen soruların çözümünü öğrenmek gibi adımlar takip edilebilir.