Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi Basamakları Nedir?
Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisi ya da diğer adıyla ihtiyaçlar teorisi, Abraham Maslow isimli bir sosyal psikoloğun ortaya çıkartmış olduğu bir teoridir. Bu teoriye göre insanların pek çok ihtiyacı vardır ve bu ihtiyaçların basamaklar şeklinde sıralanmıştır. Maslow’a göre alt basamaktaki bir ihtiyaç giderilmeden diğer basamağa geçilemez. Örneğin başını sokacak evi olmayan birinin o an arkadaş ilişkilerinde mutlu olabilmek için bir çabası olmayacaktır çünkü o an gereksinimi güvenlik ile ilgilidir.
Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisi gereksinimlerle ilgili dünyada kabul görmüş ve tanınan bir kuramdır. Maslow insan psikolojisi ile ilgili çok fazla çalışma yapmıştır. Bu çalışmalar neticesinde ihtiyaçlar hiyerarşisini ortaya çıkarmıştır. İnsanların doğuştan gelen ihtiyaçları vardır bu ihtiyaçlarını giderirse başka ihtiyaçları ortaya çıkmaya başlar. İhtiyaçları en ilkel olandan daha üst düzey olanlara doğru sıralamıştır. Ancak çoğu kişi bu basamakların hepsini tırmanamaz. İhtiyaçlar hiyerarşisi bir piramit şeklindedir ve basamaklara ayrılmıştır.
Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi Basamakları:
- Fizyolojik ihtiyaçlar
- Güvenlik ihtiyaçları
- Ait olma ve sevgi ihtiyacı
- Saygınlık ihtiyaçları
- Kendini gerçekleştirme ihtiyacı
Fizyolojik İhtiyaçlar
Cinsellik konusunda bazı araştırmacılar Maslow’un görüşlerine katılmamaktadır. Cinselliğin temel bir ihtiyaç olmadığını düşünmektedirler. Burada karşımıza fikir ayrılığını çıkmaktadır. Üremek temel bir ihtiyaç olmasa bile insanlığın devamı için olması gereken bir durumdur. Bu nedenle Maslow’a göre hayatın devamı için cinsellik de fizyolojik temel bir ihtiyaçtır.
Güvenlik İhtiyaçları
İkinci basamağa geldiğimizde karşımıza güvenlik ihtiyaçları çıkmaktadır. Kişi nefes alabiliyorsa karnı aç değilse vücut işlevlerini sürdürebiliyorsa sırada kendini güvende hissetme ihtiyacı vardır. Buradaki gereksinimler ise beden-sağlık-mülkiyet güvenliği, işe sahip olma, kural ve yasalara uyma, kendini tehlikeden uzakta hissetme olarak ifade edilir. Bu basamaktaki ihtiyaçlarımız da temel gereksinimlerden oluşur. Hayatta kalmak için ilk iki düzeydeki ihtiyaçlar önemlidir.
Ait Olma ve Sevgi İhtiyacı
Bu basamakta daha çok sosyal düzeyli ihtiyaçlar bulunmaktadır. İnsan sosyal bir varlıktır ve yaşamını sürdürebilmek için diğer insanlara ihtiyacı vardır. Bu yüzden çevresindekilerle iletişim hâlinde olmak ve sağlam ilişkiler kurmak gibi gereksinimleri de vardır. Diğer insanlarla iletişim kurma, bir yere ait olma, birini sevme-başkaları tarafından sevilme, kabul edilme bu basamakta giderilmeye çalışılan ihtiyaçlardır.
Saygınlık İhtiyaçları
Piramidin dördüncü basamağı saygınlık ile ilgili ihtiyaçları kapsamaktadır. Buradaki saygınlık iki taraflıdır: Bireyin hem kendine duyduğu saygıyı hem insanların ona karşı duyduğu saygıyı ve takdir edilme söz konusudur.
İnsanlar belli bir konuma gelmek ve bu konuma ulaştıktan sonra benlik saygısı kazanmakla birlikte takdir olunmak ve fark edilmek ister. Bu basamakta öz değer, öz saygı, başarılı olmak, başkaları tarafından tanınmak, otorite kazanma gibi gereksinimler bulunmaktadır.
Kendini Gerçekleştirme İhtiyacı
Bu basamak artık piramidin son noktasıdır. Bu noktada kişiler potansiyellerini tam anlamıyla kullanmayı hedeflemektedir. Burada amaç bilge kişilik konumuna ulaşabilmektir. Ancak kendini gerçekleştirme süreci kalıcı değildir. Kişisel gelişim her zaman devam eder bu yüzden kendini gerçekleştirme de olabildiğinin en iyisini yapma süreci olarak devamlılık gösterir.
Maslow’un açıklamasına göre kendini gerçekleştirme, kişinin yeteneklerini ve potansiyellerini tam olarak kullanması veya bunlardan faydalanması olarak tanımlanabilir. Kendini gerçekleştirebilen insanlar, yapabileceklerinin en iyisini yaptıkları için tatmin olmuş görünürler. Kendini gerçekleştirenler, potansiyellerini tam olarak geliştirmiş veya geliştirmekte olan bireylerdir.”
Maslow’a Göre İhtiyaçlar Hiyerarşisinde Nasıl İlerleriz?
Söz konusu ihtiyaçlara ek olarak yeni bilgiler öğrenmemiz ve çevremizdeki dünyayı daha iyi anlamamız gerektiğine de inanıyordu. Bunun nedeni çevremiz hakkında öğrenmelerin diğer ihtiyaçlarımıza daha duyarlı olmamızı sağlamasıdır. Örneğin dünya hakkında daha fazla şey öğrenmek kendimizi daha güvende hissetmemizi sağlayabilir ve tutkulu olduğumuz bir konuyu daha iyi anlamak, kendimizi gerçekleştirmemize katkıda bulunabilir. Buna ek olarak Maslow, çevremizdeki dünyayı anlamaya yönelik bu çağrının doğuştan gelen bir ihtiyaç olduğuna da inanıyordu.
İhtiyaçları bir hiyerarşi içinde sunsa da her ihtiyacın karşılanmasının ya hep ya hiç olgusu olmadığını da kabul etti. Sonuç olarak insanlar hiyerarşideki bir sonraki ihtiyacın ortaya çıkması için bir ihtiyacı tam olarak tatmin etmek zorunda değildir. Maslow, çoğu insanın herhangi bir zamanda belirli ihtiyaçlarını kısmen karşılama eğiliminde olduğunu ve hiyerarşide daha düşük olan ihtiyaçların, insanların en fazla ilerleme kaydettiği ihtiyaçlar olduğunu öne sürüyor.
Ayrıca bir davranışın iki veya daha fazla gereksinimi karşılayabileceğine dikkat çekti. Örneğin birisiyle yemek paylaşmak fizyolojik bir yemek ihtiyacıyla birlikte ait olma ihtiyacını da karşılar.
İhtiyaçlar Hiyerarşisinin Diğer Araştırmacılara Etkisi
Maslow’un teorisi, onun teorisini geliştirmeye çalışan diğer araştırmacılar üzerinde güçlü bir etkiye sahip olmuştur. Örneğin psikologlar Carol Ryff ve Burton Singer, eudaimonizm refah teorilerini geliştirirken Maslow’un teorilerinden yararlanmışlardır. Ryff ve Singer’a göre iyi oluş, Maslow’un kendini gerçekleştirme fikrine benzeyen bir amaç duygusuyla ilgilidir.
Psikolog Roy Baumeister ve Mark Leary, düşüncelerini Maslow’un sevgi ve aidiyet fikri üzerine inşa ettiler. Baumeister ve Leary’ye göre aidiyet duygusu temel bir ihtiyaçtır. Dolayısıyla izole edilmiş veya dışlanmış hissetmenin zihinsel ve fiziksel sağlık için olumsuz sonuçları olabileceğini öne sürmüşlerdir.
Maslow’un Teorisi Nasıl Test Edilmiştir?
Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisini açıkladıktan sonra beş belirli aşamadan geçtiğimize dair görüş her zaman desteklenmedi. Araştırmacı Louis Tay ve Ed Diener, 2011 yılında kültürler arası insan ihtiyaçları üzerine yapılan bir çalışmada 120’den fazla farklı ülkeden 60.000’den fazla katılımcının verilerini incelediler. Maslow’unkine benzer ihtiyaçları değerlendirdiler:
- Temel ihtiyaçlar (Maslow’un fizyolojik ihtiyaçlarına benzemektedir.)
- Güvenlik
- Sevgi
- Gurur ve saygı (Maslow’un saygı ihtiyacına benzemektedir.)
- Tahakküm ve özerklik
Analizler ve değerlendirmeler sonucunda bu ihtiyaçların tatmininin gerçekten de refahla ilişkili olduğu bulunmuştur.
Tay ve Diener, Maslow’un bazı temel ihtiyaçları için destek bulsa da insanların bu adımlardan geçme sırası katı bir kuraldan çok kaba bir kılavuz gibi görünmektedir. Örneğin yoksulluk içinde yaşayan insanlar yiyecek ve güvenlik ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanabilirler. Ancak bu kişiler bazen çevrelerindeki kişiler tarafından sevildiğini ve desteklendiğini hissettiklerini bildirmişlerdir. Hiyerarşideki önceki ihtiyaçlarının karşılanması, sevgi ve ait olma ihtiyaçlarının karşılanması için bir ön koşul değildi.
Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisine İlişkin Sınırlar
Bu teoriye yöneltilen en büyük eleştirilerden biri de yöntemidir. Maslow, kendini gerçekleştirdiği söylenilen 18 deneğin biyografilerini ve yazılarını inceledi. Bu kaynaklara dayanarak bu belirli insan grubunun ortak özelliklerinin bir listesini derledi.
Bilimsel açıdan bakıldığında bu yöntemin çeşitli açıkları vardır. Her şeyden önce Maslow’un biyografik analizine ilişkin tarafsızlığı tartışmaya açıktır çünkü pratikte yalnızca kendi yargısına dayanmaktadır. Kişisel görüşün her zaman ön yargıya açık olması, toplanan verinin sorgulanmasına neden olmuştur. Maslow’un kendini gerçekleştirme kavramını deneysel olarak kanıtlamak da son derece zordur. Bu nedenle Maslow’un kendini gerçekleştirme tanımını bilimsel bir gerçek olarak kabul edilmek oldukça güçtür.
Maslow’un biyografik analizi Thomas Jefferson, Abraham Lincoln, Albert Einstein ve Aldous Huxley gibi eğitimli insanlardan sayıca fazla olan, kendini gerçekleştirmiş bireylerin seçimine odaklandı. Eleanor Roosevelt ve Kalkütalı Aziz Teresa gibi kadınlar, örnekleminin yalnızca küçük bir yüzdesini oluşturuyordu. Bu nedenle örnekler insanlığı bütünüyle temsil etmemektedir.
Maslow’un Teorisine Yönelik Diğer Eleştiriler
Maslow bir kişinin tam potansiyeline ve kendini gerçekleştirmesine ulaşabilmesi için önce alt düzey ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini varsaymıştır. Yapılan araştırmalarla her zaman böyle olmadığı tespit edilmiştir.
Dünyanın kalkınma açısından yetersiz bölgelerinde yapılmış çeşitli araştırmalar vardır. Bunlar, insanların aslında tüm temel ihtiyaçlarını karşılamadan aidiyet ve sevgi gibi daha üst düzey ihtiyaçlarını karşılayabildiklerini göstermiştir. Bu gerçek, temel fizyolojik ihtiyaçlarını (yemek, barınma vb.) karşılamakta zorlanan kişilerin büyüme ihtiyaçlarına odaklanamadıklarını tespit eden Maslow’un teorisiyle çelişmektedir.
Günümüzde psikologlar motivasyonu daha karmaşık bir süreç olarak tanımlamaktadırlar. Şöyle ki farklı ihtiyaçlar kişiyi aynı anda motive edebiliyor. Böylece bir kişi farklı düzeylerde hareket etmek için motive hissedebilir.
Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi, bu eleştirilere rağmen neden böyle davrandığımızı veya aynı uyaranların neden farklı insanlarda çok farklı tepkiler uyandırdığını anlamaya çalışan birçok çalışmanın başlangıç noktası olmuştur.
Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi sıkça alıntılanan bir model olsa da araştırmalardaki son gelişmelerle çeşitli açılardan eleştirilmiştir:
- İhtiyaçlar hiyerarşisi Batı merkezli bireyciliğe dayanmaktadır. Bu nedenle tüm kültürler için geçerli değildir.
- Teori nicel veri analizine değil, gözleme dayalıdır.
- Geçen yüzyıla kadar sıklıkla savunulmasına rağmen model, deneysel olarak yeterince kanıtlanmamıştır.
- İnsan ihtiyaç yapılarının ve eylem motivasyonlarının güçlü bir şekilde genelleştirilmesi psikoloji literatürüne aykırıdır.
- Maslow’a göre piramidin tepesi, zaten tam olarak ulaşılmamış olan insan kişilik gelişiminin son noktasıdır. Ayrıca bu kavramı tam olarak ifade edilmiş değildir.
Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi Sık Sorulan Sorular
Maslow’un en üst basamağında hangisi yer almaktadır?
İhtiyaçlar hiyerarşisinin en yüksek seviyesi kendini gerçekleştirmedir.
Kendini gerçekleştirme ne anlama gelir?
Kendini gerçekleştirme, kişinin ifade edilmemiş potansiyelini vurgulamasına ve yalnızca kişisel değil aynı zamanda kişiler arası bir dengeye ulaşmasına olanak tanıyan kişisel bir süreci ifade eder.
Kendini gerçekleştirebilen insanın özellikleri nasıl olmalı?
Kendini gerçekleştiren kişiler, potansiyellerini tam olarak geliştirmiş veya geliştirmekte olan bireylerdir. Bu süreç devam ettiği için birey kişisel gelişimine sürekli katkıda bulunmuş olur.
Maslow’un ihtiyaç hiyerarşisine göre insanın en temel ihtiyacı nedir?
En temel düzeyde fizyolojik ihtiyaçlar vardır ve hayatta kalmak için gerekli olan gereksinimlerdir. Bunlar: fizyolojik vücut fonksiyonlarının varlığı (uyku, giyim, hava koşullarına karşı koruma, ev) su, oksijen ve gıdadır.
İhtiyaç belirleme aşamaları nedir?
Bir kişinin ihtiyaçlarını belirleyen üç aşama vardır. Birincisi, ihtiyaç, bir kişinin dış uyaranlara karşı belirli bir tutum, duygu ve hisleri olduğunda oluşur. Ardından motivasyon oluşturulur ve üçüncü aşama, ihtiyacın farkındalığıdır. Bu durumda kişi olumsuz ya da olumlu duygular yaşar ve belirli düşünceler, planlar ortaya çıkar.